İstanbul
Ataşehir

TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞI

TEKNOLOJİ BAĞIMLILIĞI

 

 Televizyon Bağımlılığı

 

Televizyonun eğitimi destekleyici, yaşadığımız dünyadan haberdar olmamızı sağlayıcı işlevlerini de asla inkâr edemeyiz. Buradaki çelişki, onu kontrolsüz kullanımda ortaya çıkan durumdur.

Çocuğun bebeklik yıllarında televizyonun açık olduğu ortamlarda bulunmasında bir sakınca yoktur. Hatta konuşma sürecinde olduğu için bol sesle karşılaşması yararlı bile olur. Ama bu çocuğun televizyon karşısına oturtulup öylece bırakılması gerektiği olarak algılanmamalıdır. Rahat yemek yedirmek, sakin oturmasını sağlamak, oyalamak amacıyla televizyon izlemeye yönlendirilen çocuklarda ileriki yaşlarda televizyon izleme alışkanlığı oluşur. Ailesi televizyonun karşısında çok zaman geçiriyorsa da çocuk ailesini model alır, yine alışkanlık oluşur. Bu da zamanla çocukların yorum yapma özelliğini kaybetmesine neden olur. Çünkü televizyon tek yönlü, pasif bir etkinliktir.

Televizyon bağımlılarında yapılan çalışmalarda saptanan ortak bazı özellikler:

 

-Kolay sıkılma, isteksizlik, sinirlilik

 

-Dikkat azlığı

 

-Diğer insanlarla beraber olmaktan memnun olmama

 

-Kendilerini kontrol etmede güçlük

 

-Spor yapmama ve şişmanlığa eğilim

 

Televizyon karşısında saatlerce hareketsiz oturan ve genellikle bir şeyler atıştıran insanlar şişmanlık, şeker ve kalp hastalığı, kireçlenme gibi sağlık sorunlarına davetiye çıkarıyorlar. Televizyonun çocuklarda aşırı yemek yeme alışkanlığına neden olduğu bilinmektedir.

Televizyon bağımlılığı aile içi ilişkileri azaltmakta, ebeveynler çocuklarıyla oynamak yerine televizyonun karşısına geçmekte, anne-babasıyla iyi diyalog kuramayan çocuk hırçınlaşmakta, televizyonda gördüğü anne-baba karakterleriyle kendininkileri karşılaştırmaktadır. İnsanlar arasındaki sohbetin, konuşarak anlaşmanın, okumanın yerini gittikçe artan zamanlarda televizyon seyretmek almaktadır.

Ülkemizde çocuklarda yapılan bir çalışmada TV seyretme süresi sosyal sorunlar, suça yönelik davranış, saldırgan davranış ve toplam sorunlar ile doğrudan ilişkilidir. Yaşın artması, erkek

 

olma ile sosyal beceri puanı azalırken, dikkat sorunu puanı artışı 2 saatten fazla TV seyretme, riskini arttırmaktadır.

Aşırı televizyon izlemenin çocuklar için iyi olmadığı uzmanlar tarafından uzun süredir savunulmaktadır. Anne ve babalar da bu konudaki endişelerini sıklıkla dile getirirler. Buna rağmen birçok ebeveyn kendi televizyon bağımlılığı yüzünden çocuklarının televizyon önünde geçirdikleri zamanı denetleyememektedir. Bu bir alkolikten ölçülü olmasını istemek gibi bir şeydir. Ayrıca birçok ebeveyn televizyonun pahalı olmayan bir bebek bakıcısı olduğunu keşfetmiştir.

Beyin gelişimi üzerine araştırmalar yapan bilim adamlarına göre aşırı televizyon izlemek, analitik düşünme, okuma ve dil gelişimi için gerekli olan beynin sol yarısının uyarılmasını azaltıyor. Televizyon izleme zamanıyla dil gelişimi testlerindeki performans arasında doğrudan bir ilişki bulunuyor. Az gelişmiş bir dil becerisi de kişinin öğrenme yeteneğini tümüyle etkiliyor. Bu nedenle çocuklara 2 yaşına kadar televizyon seyrettirilmemesi öneriliyor.

Televizyonun çocuklar üzerindeki önemli etkilerinden biri de televizyon karakterlerinin çocuğun hayal dünyasında birer kahraman olması ve kendisini bu karakterlerle özdeşleştirerek davranmaya başlamasıdır.

Öğrenciler arasında en çok zaman kaybına neden olan eylemlerin belirlendiği araştırmalarda televizyonun ilk sırayı aldığı görülmektedir. Çünkü televizyon izlemeye başlarken kişide olan kontrol, izleme sırasında televizyona geçer ve öğrenci bunun farkına varamadan vakit uçup gider.

Sayılan tüm zararlarına rağmen TV, bilgilenme, haber alma, eğitim, öğretim ve eğlenme hakkının kullanılmasında en önemli araçlardan birisidir. Asıl sorunlar, çok fazla ve uzun süreli ve bilinçsiz seyretmekle birlikte geliyor. Bu yüzden televizyonu yaşantımızdan çıkarmak yerine, kumandanın bizi yönettiği değil, bizim kumandaya hakim olduğumuz bir televizyon izleme alışkanlığının geliştirilmesi uygundur.

Fiziksel etkileri:

 

Saatlerce televizyon ve bilgisayar karşısında hareketsiz oturan çocuklarda beden gelişiminin sağlıksız ve yetersiz olmasıdır. Bu hareketsizlik huzursuz ve sinirli ruh hali oluşturmaktadır. Göz rahatsızlıkları, beslenme hazım bozuklukları, mide ağrıları, kalp atışlarında anormal derecede hızlanma görülebilmektedir.

Psikolojik Etkileri;

 

Çocuklarda internet kullanımı stres ve endişeye de yol açmaktadır. Bir süre sonra kimi çocuklarda içine kapanıklılık görülebilir. Uyku rahatsızlıkları ve kabuslar görülebilir. Sürekli şiddet içerikli yayın ve oyunlara maruz kalan çocuklarda saldırganlık davranışında artma söz konusudur.

 

Televizyon kitle iletişim araçları arasında etkinliği en fazla ve yaygın olandır. Evde TV’nin açık kalma süresinin 1 ile 18 saat arasında değiştiği ülkemizde çocuğun zihinsel dünyasının ve kültürünün inşasında televizyon küçümsenemeyecek bir öneme sahiptir.

Eskiden sadece oturma odalarında olan televizyon artık yatak odalarına, çocuk odalarına ve mutfaklara kadar girmiş eğlence ve iletişim aracı olan bilgisayar artık çocuklarımız için bir vazgeçilmez haline gelmiştir.

 İnternet Bağımlılığı

 

Günümüzde internet, bir bilgi ve iletişim kaynağı olmanın ötesinde, bazı kişiler için “bağımlılığa” dönüşmüş durumdadır. Birçok kişi, gerçek dünyada karşılığını bulamadığı tutkuları ve tutsaklığı sanal dünyada yaşamaktadır.

İnternet Bağımlılığının Belirtileri

 

  • Online (internete bağlı) değilken, internette yapılan aktivitelerin hayalinin kurulması
  • İnternet kullanımının artan oranlarda devam etmesi
  • İnternette planlanandan daha fazla zaman geçirilmesi
  • İşteki ya da okuldaki başarıda düşme görülmesi
  • Sosyal ilişkilerde kopma yaşanması
  • İnternet kullanımı hakkında aile ya da arkadaşlara yalan söylenmesi
  • İnternetin günlük hayattaki problemlerden kaçmak için bir araç olarak kullanılması

Aileler kendilerine şu soruları sormalılardır;

 

  • Çocuğumuzun hangi dizileri sevdiğini biliyor muyuz? Ve biz o dizileri tanıyor muyuz?
  • Televizyondaki reklâmlar ve pazarlama politikalarına karşı tutumumuz nedir?
  • Sakıncalı programları fark edebiliyor muyuz? Fark ediyorsak ne gibi önlemler alıyoruz?
  • Medya çocuklarımızın günlük yaşamının önemli bir parçası mı? Öyleyse günlük yaşamının küçük bir parçası durumuna nasıl getirebiliriz? Ve onlara başka hangi alternatifler sunabiliriz?
  • Çocukların uzun süreli ve bilinçsiz medya araçları kullanmalarına karşı neler yapılabilir?

 Ailelere Öneriler

 

  • Anne babalar zaman zaman televizyonu ve bilgisayarı kapatabilmelidir.
  • TV programları seçilerek izlenmelidir.
  • Anne babalar, çocuklardaki saldırganlık tepkilerini harekete geçiren ya da onları aşırı uyaran ve toplumsal değer yargılarını değiştirmeye sebep olan dizileri izlemelerine engel olunmalıdır. Bunu yapamazlarsa programı çocukla beraber izlemeleri ve daha sonra program hakkında kısa bir söyleşi yaparak iyi ve kötü yanları dile getirilmeleri desteklenmelidir.
 

 

 

REHBERİK SERVİSİ