İstanbul
Bahçeşehir

OKULA ALIŞMA DÖNEMİ


OKULA YENİ BAŞLAYAN ÇOCUKLARIN ALIŞMA DÖNEMİ 

 

Anaokuluna Başlarken;

 

            “Okul Öncesi Eğitim” sürecini kapsayan 0 ila 6 yaş ( 0-72 ay), çocukların bütün gelişimsel alanlarda kaydedeceği ilerlemenin en hızlı olduğu ve kişiliğinin temellerinin atıldığı bir dönemdir. Çocuğa yeni öğrenme fırsat ve olanakları hazırlayan çevre, onun gelecekteki özgüveni ve mutluluğu açısından büyük önem taşımaktadır. Ancak anaokuluna başlamak çocuğun yaşamındaki büyük değişikliklerden biridir. Okula yeni başlayan çocuğun anne-babasına büyük ölçüde bağımlılığı devam etmektedir. Ailesi içinde tüm ilgi onda iken okulda 10-15 çocuktan biri olmaktadır. Ailesi içinde sadece dört-beş kişi ile iletişim kurarken okulda çok daha fazla kişiyle iletişim kurmak zorundadır. Karşılaştıkları bu yeni  ortamda kaygı duymaları ve çeşitli davranış değişiklikleri göstermeleri oldukça doğaldır.

 

            Ebeveynlerin hem kendileri hem de çocukları için bu durumu doğal bir süreç olarak görmeleri oldukça önemlidir. Anaokuluna başlarken yaşanan bu ayrılığın çocuğu olumsuz etkileyip etkilemeyeceği anne-babaların en çok aklına takılan sorudur. Fakat yaşanan bu ayrılık çocukta travma oluşturacak bir durum değil, olumlu bir gelişme olarak görülmektedir. Ebeveynlerinden ayrılmaları, sosyalleşme isteklerinin doğduğu gelişimsel bir döneme denk geldiği için tehdit ya da travmatik bir yaşantı oluşturmamaktadır.  O nedenle çocuğunuzu okula bırakırken vicdan azabı çekmeyin. Bunu onun iyiliği için yaptığınızı sık sık aklınıza getirin.

 

İlk günlerde neler yaşayabilirsiniz?

            Çocuğunuz, yataktan çıkmak istemeyebilir. Okula kadar sizinle aşırı bir tensel temasta durabilir, elinizi bırakmaz, bacağınıza yapışır. Ağlama krizi yaşayabilir. Kızgınlık ve üzüntüyle karışık duygular hissederek, hırçınlaşabilir.  Bir köşeye çekilip, diğer çocukları uzaktan izleyebilir, aralarına katılmak istemeyebilir. Kaygı ya da korkudan kaynaklı altına kaçırabilir. Belki de arkasına bile bakmadan diğer çocukların arasına karışabilir. Ancak ilk günlerde böyle davranan çocukların, okulu sadece kendi istediği şekilde kuralsızca oyun oynayacağı bir yer olarak gördükleri ve öyle olmadığını anlayacağı ileriki günlerde okula gitmek istemeyebileceğini unutmamak gerekir.

 

Çocuğun Gözünden Okula İlk Adım

 

            Bu dönemde çocukların hissettikleri önemsenmeli ve duygularını dile getirmesine yardımcı olunmalıdır. Çünkü ebeveynler gibi çocuğun da aklında okula dair bir takım sorular olmaktadır.

 

*      ”Neden annem ve babamdan ayrılıyorum?”

*      ”Bütün bu çocuklar kim?

*      ”Öğretmenim beni burada koruyabilecek mi?”

*      ”Annem gidip de, ya geri gelmezse, ne olacak?”

*      “Evin yolunu da bilmiyorum”

*      ”Burada ne yapacağım?”

*      ”Ağlarsam belki annem benimle kalır”

 

            Bu düşünceler okula alıştıktan bir süre sonra kaybolur. Kısa bir sürede kaybolmasında anne-babanın rolü oldukça büyüktür. Anne-babalar hem sözel olarak hem de davranışlarıyla bu soruları yanıtlamalıdır. Örneğin; ailelerin, çocuklarına her sabah okula gitmeden önce, okulda neler yapacaklarını anlatmaları korkuyu ve belirsizliği azaltacaktır.

 

 “Oyun oynayacaksın, şarkı söyleyeceksin, bahçeye çıkacaksın ve yemek yedikten sonra, biz gelip seni alacağız.”

 

            Kimi durumlarda ise çocuklar alışma dönemi içerisinde bu soruların yanıtlarını yaşayarak daha iyi almaktadır. Örneğin;“Annem ya beni almaya gelmezse” gibi bir düşünceyi her çocuk okulun ilk günlerinde yaşar. Sözel olarak açıklasanız dahi ancak onu almaya geldiğinizde ve bu durum bir rutine bindiğinde gerçekten rahatlar, artık bu sorunun üstüne bir çizgi çizer. O yüzden özellikle okulun ilk günlerinde çocuğun tam vaktinde alınması çocuklarda kaygıyı azaltmaktadır. Eğer çocuk bu soruların yanıtlarını net alamazsa, örneğin, onu okula bırakırken anne-babanın beden duruşunda ya da ses tonunda bir endişe görürse muhtemelen çocuk bu durumdan olumsuz etkilenecektir. Okula alışması düşünceleri netleşene dek devam edecek ve okula uyumda zorlanacaktır. Ailelerin konuşurken seçtikleri sözcükler ve beden dilleri alışma döneminin  önemli kilit noktalarıdır. O nedenle çocuklar kadar ailenin de okula alışma dönemine hazır olması gerekir.

  

Okula Uyumu Zorlaştıran “Ailevi Etkiler”

 

            Çocukların okula alışma döneminde günlük yaşantılarında herhangi bir farklılığın olmaması sağlıklı olacaktır. Örneğin; taşınma, oda değişikliği, bakıcı değişikliği gibi durumlar okula başlama dönemine denk gelmemelidir. Yanı sıra tuvalet eğitimi, yalnız yatmaya başlama gibi eğitimler biraz   ertelenmeli, çocuğun olağan rutini bozulmamalıdır. Çünkü okula başlamak onlar için yeterince büyük bir değişikliktir.

 

·        *      Annenin hamile olması veya kardeşinin yeni doğmuş olması

·        *      Anne-baba arasında problem olması veya çocuğun anne-babasının ayrılacağına dair korku ve düşüncelerinin olması.

·        *      Anne ya da babanın hasta olması

·        *      Çocuğun onun için önemli veya bağımlı olduğu bir nesneyi bırakmasının istenmesi

·        *      Tatil seyahatleri, yabancı yerlere sık gidilmesi ve sonucunda uyku düzeninin bozuk olması

·        *      Çocuğun çevresinde olan pek çok stres kaynağı.

·        *      Ebeveynlerin, iş nedeniyle sık sık ayrılığı                 

*      Ailenin yoğunluğu nedeni ile ilk günlerde çocuğun geç alınması, hazır olmadan okulda uykuya kalması, servisle dönmesi bazı çocuklarda uyumu zorlaştırabilir.

  

Okulda İlk Günler İçin Anne-Babalara Öneriler;

 

·        *      Çocuğunuzu okulla ilgili önceden bilgilendirip, okulu gezdirin.

·        *      Her çocuk biriciktir, her çocuk eşsizdir bu nedenle her yönleriyle kendilerine özgü olduklarını unutmayın.

·        *      Çocuklar arasında asla okula adaptasyonla ilgili bir kıyaslama yapmayın. Kimi çocuk iki kimi çocuk bu süreci yirmi günde tamamlamaktadır.

·        *      Aileler tarafından bu ilk zamanlar bir hazırlık aşaması olarak görülmelidir. Elbette ki bir sonu vardır.

·        *      Çocuğunuzun okuluna ve öğretmenine güven duyduğunuzu ona hissettirin.

·        *      Sakin kalmaya çalışın. Çünkü aksini hissederlerse çocuklar korkularında haklı olduklarını düşünüp uyumda zorluk yaşamaktadırlar. Unutmayın kaygı çocukla ebeveyn arasında bulaşıcıdır.

·        *      Sınıf kapısında çok fazla oyalanmayın. Emin olun siz oradan ayrıldıktan sonra kendini iyi hissedecektir.

·        *      Vedalaşma süreleri çok uzun olmamalıdır.

·        *      Okul çıkışlarında tam vaktinde çocuklar alınmalıdır.

·        *      Eve geldiğinde okulda yaşadıklarıyla ilgili onunla konuşun. Bu çocuğunuzun okula karşı heveslenmesi için en iyi yoldur. Fakat yorgun olduğunu hesaba katıp, sabırlı olun, kendi istediği zaman anlatmasına izin verin.

·        *      Bu dönemin oldukça uzaması halinde bir uzmandan yardım alınması önerilmektedir.

·        *      Okula senenin başında başlatmaya çocuğunuzun uyumu için dikkat edin.

·        *      Araştırmalar beş ilkokul çocuğundan dördünün okulun ilk günü sınıfta gerginlik yaşadığını göstermektedir. Bu durum ebeveynlerin kaygılanmasını gerektirmez.

·        *      Anneden hiç ayrılmamış veya aşırı koruyucu ailelerde büyüyen tek çocukların uyum süreleri uzayabileceğinden daha çok cesaretlendirilmeye ihtiyaçları olduğunu unutmayın! 

Sevgiler