Tekirdağ
Çerkezköy

ÇOCUKLARA ÖLÜMÜ ANLATMAK- ÇOCUKLARDA YAS

Çocuklara Ölümü Anlatmak-Çocuklarda Yas

  Okul öncesi dönem somut düşünce dönemidir. Ölüm bu yaş çocuklar için geri dönüşümü olan bir olay gibi algılanmaktadır ve dolayısı ile ölümü yaşamın sonu olarak algılayamazlar. Benzeri şekilde ölümün kaç yaşında olursa olsun herkesin başına gelebilecek bir durum olduğunu da kavrayamazlar. Sadece yaşlanınca ölünebileceğini türünden düşünürler.

 Çocuklara ölümü anlatırken ölümün yaşamın sonu olduğu ve ölen kişinin hiçbir şekilde geri dönmeyeceği, ölümün vücut fonksiyonlarının durması anlamına geldiği (yani ölenin artık göremez, duyamaz, dokunamaz, koklayamaz, yiyemez, hissedemez ve hareket edemez olduğu) şeklinde ölümü somuta indirgemek gerekir. Ölümle hiç karşılaşmadan da hayvanlar, bitkiler üzerinden de günlük yaşantıdaki doğallık içinde somutlaştırılarak anlatılabilir. (ölen bir kelebek, papatya)

  Ölüm çocuğa açıklanırken örtbas edici, kaçamak ifadeler değil, ‘öldü’ kelimesi kullanılmalı. Çocuğa “hastalandı öldü” demek yeterli değildir, “hafif ve ağır hastalık” tarif edilmeli. Hafif hastalıkların tedavi edilip sağlığa kavuşulduğu anlatılmalı ki kendisi veya çevresindekiler her hastalandığında endişe yaşamasın.

 Soyut düşüncenin gelişmediği erken çocukluk dediğimiz okul öncesi dönemde, din ile ölümü bağdaştırmak, ölüm ile dinin aniden gündeme gelmesi de çocuğu ürkütebilir. Yetişkinleri rahatlatan bazı dini yorumlar, çocukları endişelendirebilir. Bu yüzden küçük çocuklarla ölüm hakkında konuşurken ‘din’, ‘Allah’, ‘cennet’ ile bağdaştırma yapılmamalıdır.

 Çocuk ailenin bir bireyidir, çocuk bu süreci ailesi ile birlikte yaşamalıdır. Çocuklar da yas tutar. Yas tedavi edici bir unsurdur.

 

 Özel Çerkezköy Neşe Erberk Anaokulu

 Psikolog Serpil Büyükbaş