DUYGULARI TANIMA VE DUYGUSAL ZEKA GELİŞİMİ
DUYGULARI TANIMA VE DUYGUSAL ZEKA GELİŞİMİ
Duygular ve duygusal zekadan bahsetmeden önce duygusal gelişimi bilmek gerekir.
Nasıl ki bir ev çatısız olduğunda koruma görevini yerine getiremez ise duygusal gelişimi bilmemekte duygularımızı ve duygusal zekamızın açığa çıkmasına ve varolan potansiyelin kullanımına ket vurmuş olur.
Bu yüzden duygusal gelişimden bahsederken:
Tutumlar ve duygular zamanla oluşur, kazanılır. Ancak doğdukları andan itibaren çocuklar, çesitli duygulara uyum sağlayıp bu duyguları yönetme kapasitelerinin yanısıra, değisik duyguları algılama ve belirtme yeteneklerini de hızla geliştirirler. Bunun için ise hem olgunlaşma hem de öğrenme sürecine ihtiyaç duymaktadırlar.
Çocukluk dönemindeki duygusal gelişimde öğrenme etkili bir rol oynar. Bu öğrenme biçimleri, deneme-yanılma, taklit, özdeşleşme ya da koşullanma yoluyla gerçekleşir.Yani cevrenin olaylari algılaması, yorumlaması-yorumlama biçiminden etkilendiği gerçeği ortaya çıkmaktadır.Duyguların kontrolü ve ifadesi bebeklikten başlayarak ebeveyn desteğiyle ilerleyen bir sürec olmaktadir.Bu yüzden anne-babalarin rol-model olmasi önem kazanmaktadır.
Duygular, yaşamın her döneminde farklılıklar gösterir Çocuklarda değişik olaylar karşısında değişik duygular yaşarlar ve bu duygulara göre davranışlarda bulunurlar. Bu davranışlar bazen saldırmak, bazen sinirlenip kötü söz söylemek, bazen ağlamak ya da utanma gibi birçok çeşitlilik gösterebilir.
Çocuğu olan herkes bilir ki çocukluğun vazgeçilmez parçası büyük duygular ve ani geçişlerdir. İstemedikleri bir şey olunca yaşanan öfke nöbetleri, çok eğlendiği bir oyunda duyulan kahkaha sesleri, uyumadan önce ağlama krizleri ve daha nicesi... Anne babalar için en büyük sorumluluk o sırada bu duygu değişimlerini doğru yönetebilmek ve sabır gösterebilmektir.
‘Örneğin bir arkadaşı tarafından elinden oyuncağı alınan çocuğun sinirlenmesi doğaldır, ama oyuncağını geri almak için kızgınlıkla arkadaşına vurması doğru değildir’’. Bu durumda oyuncağını geri almak isteyen çocuğa yaşadığı duyguyu anlamasında ve nasıl davranması gerektiği konusunda yardımcı olunmalıdır.
Araştırmalar çocukların duygusal zekalarının hayatta ve okul başarılarında büyük bir rol oynadığına işaret etmektedir. . Yetişkinler, özellikle de anne ve babalar çocukların Duygusal zekalarının ( EQ) gelişiminde vazgeçilemez bir rol üstleniyorlar. Çocuklarımıza öğretmemiz gereken en önemli ve birincil şey ise: her türlü duyguyu hissetmeleri ve yaşamalarının olağan olduğu diger husus ise duygularını uygun bir şekilde ifade edebilmek zamanla ve doğru yönlendirme ile öğrenilebilecek bir süreç olduğudur.
Peki bu kadar uzerinde durduğumuz duygusal zeka nedir ve IQ olarak bildigimiz zekadan farki nedir?, Ona benzer midir? Bu konuda da bir aciklama yapmak istiyoru
DUYGUSAL ZEKÂ (EMOTIONAL INTELLIGENCE)
Duygusal zeka, bireylerin öncelikle kendi duygularını anlamalarını ve yönetebilmelerini sağlayan, bunun yanında başkalarının duygularını anlayabilme, empati kurabilme, motivasyon artırma ve özgüven duygusunu geliştirme olanağı tanıyan bir kavramdır. IQ daha çok bireyin zekâ fonksiyonlarını değerlendirmekte, buna karşılık EQ bireyin duygusal sentez, tespit ve fonksiyonlarını ortaya koymaktadır.
Duygusal zekâ, çocuğa avantajlar sağlar. Duygusal zeka, gerçekten de bir çocuğa yüksek bir IQ’ dan daha fazla avantajlar getirir. Örnek olarak, yüksek bir IQ, oğlunuzu ya da kızınızı iyi bir okula girmesini sağlayabilir ve hatta onların en yüksek bir derece ile mezun olmalarına yardımcı olabilir, fakat çocuklarınızın okulda ve okul sonrası ne kadar mutlu olacağını duygusal zekâ belirler. Onların iş arkadaşlarıyla ne kadar iyi geçinebileceği ve işlerini ne kadar seveceklerini belirleyen IQ değil, duygusal zekâdır. Genetik olarak sabit olan IQ’nun aksine, duygusal zekânın öğrenilme olasılığı fazladır.
DUYGUSAL ZEKA NASIL GELIŞIR?
Duygusal zekâ birçok şekilde geliştirilebilir. Örnek olarak dikkatlice dizayn edilmiş oyun ve oyuncaklar buna yardımcı olabilirler.
Duygular, korkutucu ve aşırı olabilir, dolayısıyla daha küçük yaşlardaki çocuklar için oyunlar ve oyuncaklar seçilirken çok dikkatli olunmalıdır. Özellikle düzensiz oyunlar için daha özenli olunmalıdır. Oyun ve oyuncaklar güvenlik ve dayanıklılık esaslarına göre kontrol edilmesi gerektiği gibi, çocukta yaratabilecek potansiyel korkuya karşı da gözlenmelidir. Hatta günlük hayatta çok popüler olan oyuncak bebekler bile duygusal konularla alakalı olarak çok korkutucu olabilirler.
Duygusal zekâ eğitimi için seçilen oyuncaklar aşağıdaki kriterlere uymalı, Çocukların;
1.Duygularını belirlemesine,
Bu üç yetenek çocuklarda duygusal zekâ gelişiminin temelini oluşturur.
Duygusal Zekâyı Geliştirecek Oyunlar:
DUYGUSAL ZEKA OYUN / OYUNCAKLARI NASIL SEÇİLMELİDİR ?
Birçok okul ve kreş oyun araçları seçiminde büyük dikkat gösterir. Eğitime yardımcı duygusal zekâ oyunları seçiminde çok dikkatli olmak gereklidir. Bunun sebebi, duygusal zekâ oyunları diğer oyunlara göre çocukların içinde çok güçlü duygular uyandırır.
Eğer doğru oyunlar seçilmez ise;
Duygularını bilememek ve bu duygularını etkili bir biçimde ifade edememek diğer insanlarla iletişimde ve o insanlar içinde bir kaos yaratır. Yetişkinler de çocukların öğrendikleri birçok şey gibi kolayca kendi duygusal zekâlarını geliştirebilirler.
Duygusal Zekâyı geliştirecek oyunlar, daha küçük yaşlarda oluşabilecek problemleri önlemek ve çocuklarda duygusal zekâyı geliştirmek için yaratılmıştır. Bunlardan hikâyeli oyunlar, çocuklara duygu ille alakalı yeni kelimeler öğretir ve hislerini düzgün bir şekilde ifade edebilmelerini öğretir.
YÜKSEK EQ’LU BIR ÇOCUK İÇİN YETİŞTİRMENİN SIRRI BURADA SAKLI!
Çocuklar hangi duyguyu yaşarlarsa yaşasınlar bunların çok doğal olduğunu ancak bu duyguların kaba ve kötü davranışlar şeklinde ifade edilmesinin yanlış olduğunu, yaşadıkları duygular yüzünden yargılanmadıklarını, suçlanmadıklarını ve hala sevildiklerini bilmeleri onları rahatlatacaktır. Duygularının kabul edilmediği ortamda büyüyen çocuk, olaylar karşısında doğal olarak gelişen duyguları ile ilgili suçluluk ve korku duyacaktır. Duyguları yüzünden suçluluk ve korku hisseden çocuk duyguların insanlarla olan ilişkilerini bozacağına inanır. Hâlbuki ilişkileri etkileyen duygular değil bu duyguların ifade ediliş şeklidir.’’
Duygularımızı Doğru Ifade Edebilmek Dileğiyle……
Mutlu Yıllar….:)