ÇOCUK VE MAHREMİYET

MAHREMİYET NEDİR VE EĞİTİMİ NASIL VERİLMELİDİR?

Mahremiyet geniş anlamıyla;çocuğun kendi ve başkalarının özel alanının farkında olması,buna göre kendi sınırlarını çizebilmesi ve ileride kendisine yönelik yapabilecek ihlal,fiziksel ve duygusal istismara karşı kendini koruyabilmesi için var olan donanımını ortaya koyabilmesidir.Mahremiyet,belirtiğimiz gibi aslında çocukta temelde var olan 3 yaşlarında kendiliğinden oluşmaya başlayan bir iç donanımdır,dolayısıyla gelişimin bir parçasıdır.Fakat bebeklikten itibaren bakım veren kişinin ya da çevrenin bu konudaki ihlalleri,çocuğun mahremiyet algısını zedelemektedir.

Mahremiyet eğitiminde dikkat edilecek noktolar şunlardır:

1)ÖZEL ALAN TANIMLAMA 

Çocuğun kendi mahremini,özel alanını koruyabilmesi için öncellikle bu alanı çocuğa tanımlamak gerekir.Vücudun kişiye özel olan bölgeleri ,bu bölgelerin gizlenmesi gerektiği çocuğa iki yaşından itibaren yavaş yavaş anlatılabilir. Bu alanın başkalarından gizlenmesi ve anne baba ve doktorlar dışında bu bölgeye kimsenin dokunmaması gerektiği çocuğa öğretilmelidir.

2)ODANIZA İZİN ALARAK GİRMESİ GEREKTİĞİNİ ÖĞRETME 

Çocuklara dört-beş yaştan itibaren anne-babanın odası kapalı ise odaya kapıyı çalarak ve izin alarak girmesi gerektiği öğretilmelidir.Çünkü bu oda anne-babanın özel alanıdır ve özel alanlara girişte izin alınır. Çocuğun odasına girerken kapısının çalınması çocuğa iyi bir model oluşturacaktır.Odaya izinsiz girdiğinde çocuğa, ''Odamızda giyiniyor olabilirz ,bu yüzden bu kapı kapalı ise tıklatıp izin alarak içeri girmelisin şeklinde ''açıklama yapılabilir.

3)TUVALETİN KAPISINI KAPALI TUTMASI GEREKTİĞİNİ ÖĞRETME 

Çocuğun gelişimi içerisinde mahremiyetini zedeleyen ilk davranışlardan biri,tuvalet eğitimi verilmeden önce birçok kişi tarafından bebeğin altının değiştirilmesi,bunun görülmesi ve bebeğin özel bölgelerinin sevme aracı haline getirilmesidir. Bu durum aslında çocukları 3 yaşında veya sonrasında tuvalet eğitimiyle birlikte rahatsız etmeye başlar fakat çocuklar bir süre sonra bu duruma alışırlar ve ileride olası bir sınır ihlaline karşı tepkisiz kalmayı seçebilirler. Bu dönemde yapılması gereken ise bebeklik döneminde sadece bakım veren bir iki kişinin alt değiştirme işlemini görmesine ,bebeğin özel bölgesini oyun aracı haline getirilmemesine dikkat etmek ;tuvalet eğitimi sürecinde ve sonrasında ise çocuğun lazımlık kullanırken ortalıkta değil kendi alanında olmasını, ilerleyen süreçte ise tuvalet ve temizleme işlemlerini annesi bile yanında olmadan ya da görmeden kendi halledebilmesini sağlamaktır. 

Tuvalet eğitimin bir parçası olarak tuvalette yalnız olunması, başklarının göreceği şekilde tuvaletini yapmaması gerektiği çocuğa anlatılabilir.

4) Çocuğun Cinsel Organlarını Sevgi Objesi Yapmama

Küçük çocukları cinsel organlarına dokunarak, onları konu yaparak sevmek doğru değildir. Çünkü bu durum, onların özel alanlarının ihlalidir. Çocuk bu şekilde hem mahremiyet ihlaline uğramış olur, hem de başklarının özel alanlarının kullanılarak onlara şaka yapılebileceği inancını taşır. 

Bilmeden yapılan yanlış sevgi biçimleri çocuklarda kalıcı izlere neden olabilmektedir. Bazı ebeveynler sebgi ifadesi olarak çocuklarının dudaklarından öperler. "Ben annesiyim/babasıyım tabii ki öperim", "sizin içiniz fesat, ben kötü niyetle öpmüyorum","o benim çocuğum ne olacak ki" diye düşünmeyin çocuklar her uyaranı içselleştirir ve vücut kayıtlarına kodlar. 

Çocukları sevmek, psikolojik gelişim için çok önemlidir ama bunu yaparken onların bedenlerinin mahremiyetini de koruyabilmek de bir o kadar önemlidir. Çocuklar istemediği halde sıkıştırarak yanağından öpmek, zorla sevmek yanlış olduğu gibi; dudağından öperek sevmek de yanlış bir tutumdur.

En sık yapılan hatalardan biri; çocuklara mahremiyet kuralları anlatılırken, anne veya babanın çocuğu dudağından öpmesidir. Bu durum çocukta kafa karışıklığına neden olabilmekte, yabancılara karşı kendini korumasını zorlaştırmaktadır. Ayrıca dudak da, diğer erojen bölgeler gibi uyarım içermektedir ve bu durum çocuğun cinsel kimlik gelişimi için olumsuzluklara yol açabilmektedir.

Çocuklar evde öğrendiği hiçbir davranışı doğru ya da yanlış diye ayırmaz, anne ve baba ne öğretiyorsa, ondan ne görüyorsa bunu doğru olarak kabul eder ve içselleştirir çocuğunuzu sevgi biçimi olarak dudağından öpmeniz ve gülümsemeniz, resimler çekmeniz, bunu bir oyun haline getirmeniz çocuk için "bu iyi bir davranış" olarak şekillenir ve vücut kayıtlarına geçer. İlerleyen zamanda bu davranış kötü niyetli bir yabancı biri tarafından gelse, çocuk bunun yanlış olduğunu düşünemez. "Annem de/babam da beni böyle seviyordu, bu sevgi biçimi ve iyi bir davranış" olarak önceden kodladığı bu davranış kalıbını içselleştirdiğinden dolayı karşısındaki kişiye hayır diyebilir. Sevgi ifadesini dudaktan öpme olarak kodlayan çocuk akran çevresinde, kreşte ya da diğer sevdiği kişilere karşıda bu davranışı sürdürmek isteyebilir, onları dudağından öpmek isteyebilir.

5) Kız ve Erkek Çocukların Odalarını Ayırma

Kız ve erkek kardeşlerin ilkokul dönemiyle birlikte odaları ayrılmalıdır. Çünkü beraber bulundukları odada, giyinip soyunurken, yatarken, temizlenirken birbirlerinin özel alanını ihlal edebilir.

6) TV ve İnternetin Aile Mahremiyetini İhlal Etmesine İzin Vermemek

Günümüz anne-babalarının en çok sıkıntı yaşadıkları konulardan biri de çocukların TV ve internet başında çok fazla vakit geçirmesidir. TV ve internette çıkan programları her an denetlemek zordur. Özellikle internette çoğu sitede çıkan pornografik fotoğraflar, videolar çok erken yaşlarda çocukların ilgi ve merakını çekebilir, cinsel duyularını harekete geçirebilir. Bu sebeple anne-babaların durumu kontrol altına alması gerekmektedir. Öncelikle evde internet varsa,  tablet ve telefonda mutlaka filtre programları olmalıdır. Aksi takdirde çocuk, uygunsuz sitelerde, erken dönemlerde cinsellikle tanışmakta ve kötü niyetli kişilerin hedefi haline gelebilmektedir. Çocuğa, sorumluluklarını yerine getirdiği takdirde belirlenen zaman aralığında kullabileceği ifade edilerek, bilgisayarı ortak çalışma odası, koridor, salon gibi yetişkinlerin kolay takip edeceği alanlara koymak daha kalıcı bir çözüm olabilir.

ÇOCUKLARLA MAHREMİYETİ KONUŞMA 

TEHLİKE 

Tehlike, tehlikeli durumlar ve davranışların ne olduğunu konuşmak. Örn:Anne babamızdan habersiz evden çıkmak, camdan dışarı sarkmak, merdivenlerden hızlıca çıkmak vb.

GÜVEN

Tehlikenin olmadığı durumlarda kendimizi nasıl hissettiğimizi konuşmak. Güvemli ortamlarımızın nereler olduğunu seçmek. Örn: Okul, ev, babaannemin evi vb. 

GÜVENMEDİĞİMİZ İNSANLAR

Evde, okulda ve dışarıda güvendiğimiz birer insan seçmek. Başımıza kötü bir şey geldiğinde,canımız sıkıldığında,tehlikeli bir durumla karşı karşıya kaldığımız zaman bunları kiminle paylaşabileceğimizi seçmek.

VÜCUDUMUZDAKİ TEHLİKELİ /YASAKLI BÖLGELER 

Ağız,göğüs,bacak arası ve arkamız.Resimlerle ve uygulamalı olarak göstermek.

YAPABİLECEKLERİMİZ

1)Engellemek

2)Bağırmak

3)Güvenli yer 

4)Güvendiğimiz birisine anlatmak (Evde /Okulda /Dışarda)