ÖNCE ANNE VARDI…

İnsan hayatının her aşamasında, her dakikasında anne.Yıllarca her okulun her kreşin kapısında gördüğüm yüzlerce anne. Yeni doğan çocuk odalarında anne, ilk adımlarına tanık olan anne, kreş kapısında bekleyen anne, ütülü okul giysilerini hazırlayan anne, sınav günleri okul kapısında bekleyen anne, üzülünce sığındığımız liman anne, mutlu olunca kucakladığımız sıcaklık anne…Hiçbir tanıma, hiçbir kalıba sığmayan anne.

Yıllarca eğitimin her alanında çalışmış bir ruh sağlığı uzmanı olarak yüzlerce anne ile görüştüm! Babalarımızın hakkını yemek istemem, ama maalesef görüşme yapabildiğim baba sayısının anneler kadar fazla olduğunu söyleyemeyeceğim. Birçok görüşmeye gelen babanın bu görüşmeyi annelerin zoruyla yaptığını söyleyebilirim. Çoğu insan bu konuya sosyokültürel açıklamalar ekleyebilir, ama sağlıklı aile tablosunda anneler ve babalar çocuk eğitiminde eşit sorumluluğa sahiptir; görev bölüşümü olabilir, ailenin her ferdi kendi üzerine düşen görevleri yerine getirmeye çalışabilir. Her şeyin paylaşımı yapılabilir ama bir şey çok dikkatli paylaşılmalıdır : SEVGİ.

Çocuk sevmeyi ne zaman ve nasıl öğrenir ?

Cevap : Daha anne kaındayken annesinin sesiyle, sıcaklığıyla, ilgisiyle.

Sağlıklı ve mutlu bir çocuk doğmadan önce sağlıklı ve mutlu bir birey olmaya başlar. Çünkü o tektir, biriciktir, özeldir ve bunları hissetmek ister. Bizim ülkemizde, köylerimizde anneler konuşur karınlarındaki bebekleriyle, anlatırlar daha doğmadan hayatı onlara. Beraber ağlayıp beraber gülerler, bebeklerimiz gülmeyi, ağlamayı, üzülmeyi, sevilmeyi öğrenirler.

Kimden ?

Cevap : ANNE

Siz yaşamın sıcaklığını duyumsadınız mı?

Hangi güneş ısıtır ruhunuzu, hangi ışık aydınlatır yalnızlığınızı ? Hiçbiri. Yıllarca bir yere ulaşmak için çalışırsınız, geceler gündüzler birbirine karışır; diplomalar, ödüller, kariyerler alır başını gider ve bazen bir hiçliğe ulaşırsınız ya da hiçbir şeye ulaşamazsınız. En yakınınızdaki kişi bile sizlerden kilometrelerce uzaktır. Salondaki kanepeye kıvrılıp yatarsınız cenin şeklinde, ruhunuz üşür ve o kadar çok istersiniz ki annenizin dünyayı kucaklayabilecek kadar büyük ama kelebeğin kanadındaki benekler kadar hafif eli saçlarınızı okşasın…Dünyanın en güzel terapisi ANNE TERAPİSİDİR.

Yıllarca süren gözlemlerim, bana bir şeyi çok iyi öğretti. Dünyamızın Güneş etrafında dönmesi hayatın, canlılığın nedenidir. Güneş dünyamıza can verir, hayat verir. O güneş kim biliyor musunuz  : ANNE

Anneleri anlayabilir misiniz?

Anne ve çocuk birlikteyken annenin gözlerine dikkatle bakın. Empatinin en üst noktası. Çocuk koşarken annenin de nefesi hızlanır, düştüğünde ondan önce bağırır ve inanın annenin canı daha çok yanar. Bu duyguyu ölçebilecek hiçbir teknolojik ürün icat edilmemiştir, edilemeyecektir de. Sizler belki bazen anneleri anlamayabilirsiniz ama onlar bir çok şeyi çok iyi anlıyorlar.

Vakit geç olmadan anlamaya çalışın.

Güçlü olan kim?

Bu soruya bence hiçbir erkek cevap vermesin. Varoluş basamaklarının ilk aşamalarında ağlayan bebek kendini güvende hissetmek için kimin sesini, yüzünü arıyor. Etrafa taşıp haykıran, sağa sola zıplayan koşturan bir şeylerin tepesine çıkmaya çalışan çocuk göz ucuyla kimden onay bekliyor. Yıllar hızla ilerliyor, kendi ailesini kurup ilk sıkıştığında kimi arıyor, kimden yardım bekliyor.

DEĞERLİ BABALAR, bunların hepsini anneler çok iyi biliyor. Bu yazı annelere değil sizlere hitaben yazılmıştır. Vakit geç olmadan, hayatın tadını çıkarmak dileğiyle.